23 Eylül 2010 Perşembe

kemal... fusun...

iki yıldır bi dizi film izler gibi aralıklarla, bazen iki günde bir, bazen haftada, ayda bir-iki sayfa, bazen kaptırıp 40-50 sayfa okuduğum ve ne kadar ara versem de nerede kaldığımı hiç unutmadığım masumiyet müzesinin artık ne yazık ki sonlarına geldim.. bugün-yarın bitecek.. oysa ne çok alıştım kemal'e, fusun'a, nesibe hala'ya, çetin'e, feridun'a ve diğerlerine... hele şimdi en guzel yerindeyim sanırım. fusun ile feridun ayrıldı, vecihe hanım kabullendi, düğün planları yapıldı.. böyle bitse keşke. hep mutlu olsalar artık, böyle hatırlasam kemal ile fusun'u... ama oyle olmayacak değil mi?.. olmayacak.

o yuzden burada bıraksam mı, hiç sonunu getirmeden?

çok sevdim kemal'i, fusun'u..